İçeriğe geç

Elif Kara’dan

Ben 1975 yılında Karabük Yenişehir Mahallesi’nde doğdum. Babam Safranbolulu annem Düzce’li. Annem öğretmen olduğu için tayini Karabük’e çıkmış ve Annemle orda tanışmışlar. İlk başta ananem babamı istememiş zengin olmadığı için ama annem kabul ettirmiş. Evlendikleri ilk gün “sabah bir ekmek alçak paramız yoktu” diye hep söylerler ama şimdi babam annemin tutumu sayesinde o günden bu yana çok yollar kat etti. Babam, babasız ve parasız büyümüş. Lise yıllarında hem iş hem okula giderken bir iş adamı babama karşılıksız burs vererek üniversite mezunu olmasını sağlamış. Babam “bugün neyim varsa hep onun sayesinde oldu” diye her gün kendisine dua eder. Babam Demir Çelik’te Sivil Savunma Amiriydi, annemse Ticaret Lisesi’nde Fransızca öğretmeni. Biz Demir Çelik Lojmanları’nda oturuyorduk, 3 kardeştik ve bizim çocukluğumuz Yenişehir Mahallesi’nde arkadaşlarımız ile sokakta oyunlar oynayarak geçti.

Ablam benden 1 yaş büyük, erkek kardeşim 7 yaş küçük.Annem ve babam, ablamla beni Yenişehir İlkokulu’ndan sonra TED Koleji’nde okutmak için derin düşüncelere dalmışlar. Bir türlü işin içinden çıkamamışlar. Bir gün annem çekinerek Özel Okullar Müdürlüğü’nde üst düzey çalışan arkadaşı ile görüşmüş ve ikimiz için de burs imkanı sağlamışlar. Ancak annem ve babam sadece birimizin bursunu kabul etmiş ve“başkasının hakkını almayalım” diye birimizin okul parasını ödemeyi kabul etmişler. Halbuki iki memur maaşı ile bir çocuğun özel okulda okuması bile büyük bir lükstü o dönemde. Ama annemin tutumlu olması sayesinde biz orda hazırlık dahil 4 yıl okuduk ve lise için İstanbul’da Anadolu Lisesi kazandık. Bu yüzden ailenin Karabük’te kalmak veya İstanbul’a göçmek konusunda bir karar vermesi gerekiyordu. Biz ne kadar istesek de annemin bu konuda tereddütleri vardı ve bize okula bir hafta gidip denememiz için süre verdiler. Biz Anadolu Lisesi’ne bir akrabamızın evinde kalarak başladık ve bir haftanın sonunda annemleri İstanbul’a gelmek konusunda ikna ettik. Babam emekliliğine bir yıl kalmış olmasına rağmen bizi yalnız bırakmamak için istifa etti ve Karabük Demir Çelik’de bu durum herkesin çok tepkisini çekmişti. “Nasıl göze alıyorsunuz, düzeniniz bozulacak değer mi?” diye çok soran oldu.

Annem ve babam gözyaşları içinde oradaki dost ve akrabalarına veda ettiler. Babam için Mühendisler Kulübü’nde çok güzel bir veda yemeği yapıldı ve ben onları bu güzel dostlardan ayırdığımız için çok üzülmüştüm o gece. Ama İstanbul’a geldikten sonra hiç pişman olmadık ve ikimiz de üniversite kazandığımız için iyi ki gelmişiz diye düşündük. İstanbul’a geldikten sonra ise orda yaşanan anılar hep dillerdeydi. Annemlerin İstanbul’daki arkadaşları bir türlü anlayamazlardı orda yaşananları ve hep derlerdi “ne anılar birikmiş” diye.

Hep merak ederlerdi nasıl bir şehir bu kadar dilinizden düşmüyor. İşte böyle bir şehir Karabük ve Yenişehir Mahallesi. Anlatılmaz yaşanır…. Çocukluğumun geçtiği güzel mahalle….İyi ki orda büyüdüm iyi ki annem ve babam orda tanışmış. Annem bu sene vefat etti ama ben onlarla hep gurur duydum. Bizi böyle güzel ahlaklı yetiştirdikleri için…

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s